Meme Kanseri Farkındalık Ayı

Meme kanseri erkeklerde de görülmek kaydıyla dünyada daha çok kadınlar üzerinde görülen bir kanser türüdür. Ekim ayı meme kanseri farkın dalık ayı olarak sosyal medya ve gündemde yerini alıyor.

Meme Kanseri Nedir ?

Bu ay meme kanserini sevdiklerimize, yakınlarımıza farkındalığı yayma ayıdır.

Eğer bilinçli bir şekilde hareket edersek meme kanserine karşı koruyucu önlemler alabilir erken teşhisi sağlayabiliriz.

Öncelikle hastalığı tanımlayıp daha sonra beslenme ile nasıl harmanlayacağımıza göz atalım.

Meme kanseri erkeklerde de görülmek üzere daha çok kadınlarda görülen bir kanser türüdür. Meme kanseri; memedeki hücrelerin kontrolsüz bir şekilde çoğalmasıyla meydana gelir.

Yapılan araştırmalara göre dünyada her 8 kadından biri meme kanserine yakalanmaktadır. Yaş ilerledikçe meme kanserine yakalanma riski artmaktadır.

Aile geçmişinde meme kanseri öyküsü olanlar, hormon ilaçları, doğum kontrol hapları, beslenme şekli gibi birçok faktörde meme kanseri görülme sebeplerindendir.

Meme Kanseri Muayenesini Kendim Nasıl Yaparım?

Her hastalıkta olduğu gibi meme kanserinde de erken teşhis oldukça önemlidir.  Meme kanserinin belirtilerini önceden anlayabilmemiz ve kendi kendimizin muayenesini yapmak oldukça önemlidir. Her kadın 20 yaşından sonra meme kanserine önlem olarak kendi muayenesini yapabilir.

Adet bitiminden 5-7 gün sonra, adet görmeyenler ise ayda 1 kez meme kanseri belirtilerini anlamak için kendilerine muayene yapabilirler. İzlenecek adımlar ise şöyledir;

1. Yeterince aydınlatılmış kendinizi net olarak görebileceğiniz bir aynanın karşında belden yukarınızda ki kıyafetler çıkarılmış şekilde durunuz. Her iki göğsünüz eşit ya da aynı büyüklükte olmayabilir. Bu normal bir durumdur. Kollarınız yanlarda serbest olarak kalsın, memelerinizin şeklinde, dokusunda veya cildinde herhangi bir değişiklik olup olmadığını kontrol ediniz. Ciltte büzüşme, renk farklılığı ağrıyan bir bölge olup olmadığını kontrol ediniz. Meme başlarında bir renk değişimi ve ya meme başının yönünde bir değişiklik olup olmadığını kontrol ediniz.
2. Kollar yukarı kaldırılarak aynı kontrolü tekrar yapınız.
3. Meme uçlarında herhangi bir akıntı olup olmadığını kontrol etmek için baş parmağınız ve işaret parmağınızla göğüs ucunu hafifçe sıkınız.
4. Yıkanırken yapılan muayene; memenizin içinde herhangi bir değişikliliği anlamak için yapabilirsiniz. Koltuk altınızda herhangi bir şişlik olup olmadığını elleriniz yardımıyla kontrol ediniz. Ellerinizi sabunla kayganlaştırırsanız vücudunuz da daha rahat hareket edecektir.
5. Parmaklarınızı düz hale getirerek memenizin yüzeyinde gezdirin. Herhangi değişiklik şişlik hissedip hissetmediğinizi kontrol edin.
6. Muayeneyi sırt üstü yapmak istiyorsanız. Yatın ve sağ omzunuz altına bir destek koyun. Bu destek bir yastık olabilir. Sağ elinizi başınızın arkasına götürün. Sol elinizle göğsünüzü dairesel hareket çizerek kontrol etmeye başlayın. Meme başının çevresini de kontrol ettikten sonra koltuk altınıza doğru kontrolü sürdürün. Yine aynı uygulamayı diğer göğsünüze uygulayın.

Yaptığınız kontroller doğrultusunda aşağıdaki durumlarla karşılaşırsanız doktorunuza başvurmanız gerekir;

Meme ucundan kanlı bir akıntı geliyorsa,

Memede yanık, morluk,içeri doğru çöküntü, buruşukluk ve kızarıklık gibi bir durum gözlemlediyseniz,

Elinize küçük bir kitle geliyorsa,

Göğsünüzün yapısında, şeklinde, büyüklüklerinde bir değişiklik olduysa,

Göğsünüzde ve ya koltuk altınızda geçmeyen bir şişlik ve ya sertlik hissediyorsanız.

Meme Kanserinde Beslenme

Meme kanserinde beslenme tedavi süresince kişileri olumlu yönde etkiler. Fakat burada kişinin dikkat etmesi gereken bazı unsurlar vardır.  Mucizevi olarak görülen ve bu ürünleri pazarlayan kişilerden alınan takviyelerle tamamen iyileşmeyi beklemek hayal kırıklığı yaratabilir.

Hiçbir besin tek başına mucize yaratmaz. Araştırmalara göre meme kanseri hastaları bu ürünleri kullanırken tüketmesi gereken diğer besinleri yeterinde tüketmiyor, sağlıklı ve dengeli beslenmediği için kilo kaybına neden oluyor. Kişiler beslenme tedavisini hekimlerinin görüşüyle birlikte beslenme uzmanlarının yardımıyla oluşturmalıdır.

Bu süreçte ideal kiloda kalmak oldukça önemlidir. Fazla kilolar bu tip hastalıkların oluşmasında rol oynar.  Meme kanseri hastalarının tükettiği yağların miktarına, cinsine ve pişirme yöntemlerine de dikkat etmesi gerekiyor. Trans yağlar ve hızlı hazır yiyecekleri tüketme alışkanlığını bırakmaları gerekiyor.

Daha çok bitkisel kaynaklı yağları tercih etmek gerekir. Zeytin yağının sağlıklı olduğunu düşünüp fazla miktarda kullanıp kilo problemi yaşamamak gerekir. Yemekleri pişirirken kanserojen madde oluşumunu tetikleyen fazla kızarmış ve ya yanmış besinlerden kaçınması gerekir.

Meme kanserine iyi gelindiği bilinen özellikle sonbahar aylarında tüketmeyi sevdiğimiz lahana, brokoli ve karnabahar gibi sülforafan gibi sebzeler meme kanseri beslenmesinde yer alması gereken besinler. Meme kanseri hastalarının besinlerle ilgili dikkat etmesi gereken bir diğer unsursa tükettiği gıdaların içerisindeki zararlı maddeler. Bunlar tatlandırıcılar, kıvam artırıcılar, renklendiriciler gibi kanser oluşumu tetikleyen maddelerdir.

Meme kanseri hastaları vücutlarını koruma amaçlı antioksidan içeren besinleri tüketebilirler. Bunun için A,C VE E vitamini içeren besinleri beslenmelerinde bulundurmaları gerekir. A vitaminini kayısı, havuç ve ya şeftali gibi turuncu meyvelerde bulabilirler. E vitamini  A vitamininin kullanılmasında oldukça önemli bir yere sahip.

Bunlarda ceviz,badem ve ya kuru baklagilleri tüketerek vücutlarına antioksidan içeren bir sağlık duvarı oluşturmuş olurlar. Yine bu aylarda tüketilen C vitamininden zengin mandalina, portakal ve ya maydanoz gibi besinlerde sağlık kalkanı oluşturmada etkili olacaktır.

Meme kanseri farkın dalık ayında sağlıklı yaşamı kendimize ilke edinmeliyiz. İdeal ağırlığa ulaşmak için ve hastalığın olumsuz etkilerinden korunmak için fiziksel aktiviteyi düzenli bir şekilde hayatımıza eklemeliyiz. Sağlıklı beslenme adına sebze ve meyve tüketimini arttırılmalı tek tip besin yerine her besinden çeşit çeşit ve renk renk tüketmeliyiz.