85 yaşındaki epey yaşlı bir adam doğumhanenin kapısında heyecanlı bir şekilde beklemektedir. Doğumhaneden çıkan hemşire yaşlı adama doğru bakar ve sorar;
– İçerideki bayan yakınınız mı oluyor?
– Evet, eşim oluyor kendisi.
– Ama.. İçerideki bayan 25 yaşında.
– Tamam, bahsettiğiniz kişi benim eşim. Neden şaşırdınız ki, ben baba olamaz mıyım?
– Yok, kendi dedem geldi aklıma da.
– Hayırdır, nesi varmış ki dedenizin?
– Dedem ava çok düşkün biriydi. Av yapmayı çok severdi ama zamanla yaşlandıkça iyice zorlanmaya başladı. Günün birinde ava çıkmak istedi, uyardık gitme dedik ama dinlemedi bizi. Hazırlandı, e tabii yaşlı adam, çıkarken tüfek yerine baston aldı yanına.
Bende dedemle birlikte gittim. Ormanda epey yürüdük, bir anda karşımıza bir geyik çıktı. Dedim ya, yaşlı adam. Bastonu omzuna koyup doğrulttu ve geyiğe bastonuyla ateş etti. Geyik tam o anda vurulup yere düştü.
Yaşlı adam şaşırarak; “Olur mu öyle şey? Başkası vurmuştur onu.”
Hemşire;
– İşte, bende tam onu anlatmaya çalışıyorum!