Kapital düzenin hastalığı olan depresyon tedavisinde akupunktur son yıllarda çok popüler hale geldi. Özellikle stres kontrolü ve depresyonda terapinin maliyetinden kaçan hastalar, kanıtlanmış akupunktur tedavisini, tamamlayıcı ve alternatif tedavi olarak tercih edebiliyor.
Akupunktur ile Depresyon Tedavisi Nası Olur?
Akupunkturun birçok bağımlılık ve hastalık üzerinde etkilerinin olumlu olduğu bilinmektedir.
İlaç tedavisine destek ya da tedaviye yardımcı olarak tercih edilebilen akupunktur tedavisinin bu etkisi, DSÖ tarafından da kanıtlandı.
Uzmanlar depresyon üzerinde etki eden bu yöntem sayesinde hastaların kendilerini daha huzurlu ve rahatlamış hissettikleri ifade edildi.
Akupunktur Ne Kadar Etkili?
Sigara ve kilolardan kurtulmak için tercih edilen akupunktur, Dünya Sağlık Örgütü tarafından 28 ayrı hastalığın tedavisinde kullanılıyor. Hızlı etkisi, maliyeti ve yan etkisinin olmaması nedeniyle akupunktur, etkisi kanıtlanmış bir depresyon yardımcı tedavi yöntemi olarak biliniyor.
Kaç Seans Yapılıyor?
Her hastada farklı etki gösteren akupunktur tedavisinde en az 3 haftalık uygulamalar tavsiye ediliyor. Kalıcı ve geçici depresyon türüne göre değişen akupunktur, devlet hastanelerinde bazı bölümlerde akupunktur klinikleri bulunuyor. Ancak SGK bu tedaviyi karşılamıyor. Bazı özel sigortalar bu tedaviyi karşılıyor.
Etkileri
İlk seans sonrası hastaların kendilerini daha iyi hissettikleri ifade edilmiştir. Bu uygulamalar, ülkemizde hekimlerin kliniklerinde yapılabilmektedir. Hiç bir yan etkisi olmayan bu uygulamaların, maliyetleri de az olduğu için hastalar bu tedaviye genel olarak sıcak yaklaşılmaktadır. Akupunktur ile depresyon tedavisi için ortalama 6 seans öneriliyor.
Depresyon Neden Olur?
Çoğu zaman ayrılık, yas, boşanma ve benzer sıkıntıların tetiklediği depresyon bazen sıkıntı bu tür etkenlerden kaynaklanmasa bile ortaya çıkabilir.
Genel olarak hastalarda serotonin hormonunun azaldığı gözlenirken, bazı belirtiler depresyon durumunda tipik olarak ortaya çıkmaktadır. Depresyon belirtileri arasında aşağıdaki durumlar hastaların çoğunda görülmektedir;
- Üzüntü ve rahatsızlığın sürekli olması,
- Kilo ve iştah değişiklikleri,
- Uyku sorunları,
- Konsantre olamama,
- Yorgunluk ve enerji kaybı,
- Ölüm ve intihara eğilim,
- Diğer insanlarla zaman geçirme konusunda isteksizlik gibi birçok belirti depresyon belirtisi olarak bilinmektedir.
Depresyon teşhisi konmuş olan bir hasta, depresyon ve akupunktur seçeneklerini değerlendirebilir. Hem maliyet hem de yan etkisinin olmaması açısından bu tedavi iyi bir alternatif olacaktır.
İlaç Tedavisi
Birçok yan etkisi bulunan depresyon ilaçları, hastaların %99’una önerilmektedir. Bu yüzden tedavi süreci, bu ilaçları kullanmak istemeyen hastaların tercih edeceği akupunktur ile desteklenebilir. İlaç kullanmak istemeyen hastalar bu yöntemi deneyebilir. Ancak birçok uzman tedaviye dirençli hastalarda ilaç kullanımının bırakılmaması gerektiği yönünde hemfikirdir.
Depresyon Tedavisinde Akupunktur Tercih Edenler
Depresyon tedavisinde akupunktur tercih edenler genelde daha evvelden farklı hastalıklar için akupunkturu denemiş olan kişiler olmaktadır. İlk kez akupunktur yaptırcak olanlar, bu tedavi konusunda kesin çözüm ararken, tamamlayıcı ve destekleyici bir seçenek olduğunu unutmamalıdır.
Akupunktur, Çin kökenli olan ve altın iğnelerle limbik sistemin uyarılmasını sağlayan bir tedavi şeklidir. Vücudun belirli bölgelerine etki yaratan altın iğneler, beyni uyararak strese dayanıklılığı arttırır. Sedatif etki yaratarak hastanın daha sakin ve huzurlu olmasına yardım ettiği için depresyon tedavisinde de tercih edilir.
Akupunktur tedavisi neredeyse tüm hastalıklar için kullanılabilen ve herhangi bir olumsuz etkisi bulunmayan bir yöntemdir. Vücudun dışından bedensel bir tedavi ile uygulanan akupunktur, kısa sürede uygulanmakla birlikte, bedenin belirli bölgelerinin uyarılmasını sağlamaktadır. Bu şekilde beyne etki eden ve organlardaki hastalıkları, kan dolaşımını ve alerjiyi tedavi edici etkileri saptanan bir yöntemdir.
Bu yüzden uygulama sonrası sedatif etkileri olduğundan depresyonda akupunktur seçeneği oldukça mantıklı bir tedavi şekli olarak karşımıza çıkabiliyor.