Son günlerde alışveriş tutkusu hakkında yazı yazmak istediğim fakat bir türlü sıra gelmeyen konulardan birisidir. Sevgili okuyucularımla paylaşmak isterim ki yapılan araştırmalarda “ONİOMANİA” ismiyle geçen bu durumun ülkemizde hızlı bir şekilde yayılmaya başladığını biliyor muydunuz?
Alışveriş Tutkusu (ONİOMANİA) Nedenleri Nelerdir?
Alışveriş her insana göre farklı anlamlar ifade edebilir.
Alışverişi bir terapi, bir ödül, oyalanma,evden dışarı çıkma bahanesi, belki de karşıdaki kişinin gönlünü almak için bir araç, bir eğlence yada vakit öldürme olarak görebilirsiniz.
Nedense alışveriş artık ihtiyaçlarımızdan çok duygusal dürtülerimizle kişisel tatminimizi ve beğenilme nedeniyle de alışveriş yapılıyor. Aslında çoğu insan duygusal ihtiyaçlarını ve eksikliklerini alışverişle kapatmaya çalışıyor.
Bir şeyler satın almak geçici de olsa çoğu kişiyi rahatlatan,onları tatmin eden bir duygu durumudur. Alışveriş tutkusunun sebebini hiç düşündünüz mü? Evet yanlış duymadınız bunun sebebi depresyondur. Depresyon ,satın alma isteğini arttırıyor.
Yaşadığınız üzüntü, yalnızlık, kızgınlık, öfke veya engellenme gibi yaşanılan duygular da satın alma dürtülerinde artışa neden olabiliyor. Aslında çoğu kişinin alışverişi ihtiyacı olduğu için değil, ileride ihtiyacı oldukları düşündürülen şeyleri alırlar, kişiye göre aldıkları gereksiz değil gibi görünse de maalesef aldıkları çoğu ürünü bir köşeye atıp kullanmayanlar listesinde yer alır,bunun ise reklamlardan kaynaklı olduğunu biliyor muydunuz?
Reklamlar kişilerin duygularına göndermeler yapar. Bunu somut olarak açıklamam gerekirse kadınlarda kendilerini değerli ve güvende hissetme ihtiyacı marka algılarıyla okşanır. Erkeklerin ise kendilerini güçlü görmesi ve cinselliğe düşkünlüğü üzerinden ise otomobilin motor gücü ile birleştirilir. Aslında baylar ve bayanlar ürünlerde bilinçaltınıza mesajlar veya göndermeler yapılarak o ürüne ihtiyacınız olduğu algısı verilir.
Her kullandığınız bir markanın imaj algısı vardır. Ülkemizde ki kadınlarda şöyle bir düşünce oluşacaktır ki o da eğer o markayı kullanırsam,bu imaja sahip olmaları ve ihtiyaç duydukları onaya yada topluma ait olma bu marka ile sahip olacaklarına dair verilen bir mesajdır.
Örneğin; Bir yüz sabunu yada bir şampuan reklamında sağlık ve temizlik değil de, kadını nasıl güzel ya da kendini nasıl değerli olacağı ön planda aktarılır. Kadın tabi ki bu dış onayı ve değerli duygusunu doyurarak kendini kısa zamanda da olsa güvenli ve değerli hissedecektir. Bu durumu günlerce su içmemiş susamış bir insanın karşısına çıkan denizi görünce o denizin suyunu içerek susuzluğunu gidermesi gibidir.
Aslında bütün kapılar bahsettiğimiz ihtiyacı ortadan kaldırabilmeyi kadın başarırsa bilinçaltında yatan doyumsuz duygularından da arınmış olacaktır.Bayanlar alınan eşyalar belli bir zaman sonra evinizdeki yaşamınızı sıkıştırmaya başlar.
Dolabınız çanta veya ayakkabı ile tıka basa dolu olduğu halde çanta ve ayakkabı almaya devam eden kadına birileri tarafından eleştiri yada isyanlar gelmeye başlar. Birde bakmışsınız ki aile içinde sorunlar baş göstermeye başlamıştır. Sevgili okurlarım bu hastalık, alışveriş bittikten sonra kişiye aynı zamanda rahatlama duygusu yaşatıyor.
Ancak eve gittiğinizde aldığınız ürünlerin amacınız dışında, lüzumsuz olduğunu fark ettiğinizde kısa bir süre sonra suçluluk duygusu yaşayabilirsiniz. Bununla beraber sinirlilik, mutsuzluk, tükenmişlik duygularını da oluşturur.
Her moraliniz bozuk olduğunda, terk edilme korkunuzu azaltmada, öfkenizi ifade etmek,içinizdeki intikam duygusunu,kendinizi sakinleştirmek ve ruh halinizi tamir etmek için kişiler bu duygulardan kurtulmak için yine alışverişe sığınacaklardır.
Kişi kendini kısa vadede mutlu ederken bu kısır döngünün içine girer, tıpkı madde bağımlılığında olduğu gibi kişi maddeyi kullandığında kısa bir sürede rahatlasa da uzun zamanda ise kendini yok eder. Bu durumda paniğe kapılmanıza gerek yok sevgili okuyucularım her zaman olduğum gibi bu konuda da tedbirler sayacağım merak etmeyin.
İlk olarak kendinizi gözlemlemenizi istiyorum. Her üzüntüde ve sıkıntı yaşadığınızda bu duygularla baş etmek için kendinizi alışverişe veya mağaza önlerinde saatlerce vakit harcıyorsanız eğer , kendinizi o kısır döngüde bulursunuz , bu durumda kendinizi tanıyıp, toparlanmanın farklı yollarda olabileceğini düşünün.
Unutmayın! Kendinizi oylamak için dışarıya çıkmanız gerekiyorsa ,mağaza veya alışveriş yerleri değil de daha çok yürüyüş yerlerini tercih edebilirsiniz. Vitrinlere bakarak dolaşma işini ise dükkanlar kapalıyken yapın. İndirim mesajlarını ve maillerinin size ulaşmasını engelleyin.
Ya da o gününüzü sizi rahatlatacak güzel bir Cafe’ye oturup kendinize kahve ısmarlaya bilirsiniz. Kahvenin her yudumunda kendinizin ne kadar şanslı ve değerli olduğunuzu düşünün. Çoğu kişi alışverişe çıkamaya da bilir. Bu durumu İnternet başında oturarak kendilerini rahatlatabilirler.
Giysi,çanta veya ayakkabı sitesi değil de.Sizin kişisel gelişiminize katkıda bulunacak , yazılar, videolar,kitaplar inceleyin. Şunu da belirtmek isterim ki üzerinizde kredi kartı değil de nakit para kullanmayı tercih edebilirsiniz. Çünkü kredi kartı kişilerin ne kadar harcama yaptırdığını hissettirmiyor.
Alışveriş bağımlıları için tehlikeli olan bir durumu da sizlere iletmem gerekir. Yakın gördüğünüz kişilerden veya aile yakınlarından borç alma, “sen ve, ben eve geçince öderim” demeniz. Burada tek bir şey yapacaksınız o da evden dışarı çıktığınızda aklınızda hangi ürünü almak varsa onu alarak eve geri dönmeniz, böylece bu şekilde beyninize komut vermiş olacaksınız.
Mağazaya girdiğinizde beğendiğiniz bir ürünü almadan önce kendinize bir dur diyin ve içinizden 30 ‘a kadar sayın. Mümkünse bunu mağazadan dışarı çıkarak yapın. O mağazada gezinirken alacağınız ürüne gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını düşünün.
Ürünü beğendiniz ve sizin olmasını istediğiniz için mi? Alıyorsunuz, yoksa ihtiyacınız olduğu için mi? Kendimden biliyorum , bazen bir şey almak istiyorum,sonra vazgeçiyorum. Eve geldiğimde ise “o ürünü iyi ki almamışım” duygusuna kapılıyorum.
Bu bağımlılıktan kurtulmak için psikolojik destek,bireysel tedavi, aile ve arkadaş çevresi desteği de önemlidir. Alışverişe çıktığınızda liste yapın ve o yazdığınız ürünlerin dışına bir şey almamaya özen gösterin. Alışverişte kendinizi kötü hissettiğinizde tek değil de yanında sizi frenleyecek birileri olsun. Birlikte yaptığınız alışverişte böylece sosyalleşme de sağlanmış olacaktır. Böylece kişi fikir alışverişi içine girip ,karşısında ki kişinin zevklerine, ilgilerine, düşüncelerine yönelik de bilgisi olacaktır.
Hayatımda en çok karşılaştığım davranışlardan biride akrabalarınız yada arkadaşlarınızı ziyaret ettiğinizde onlara almış olduğunuz pahalı hediyeler , bunları alırken acaba beğenir mi daha da mı pahalısını alsaydım gibi bir çok kez konuşmalara kulak misafirliği yapmışımdır.
Sevgi ve saygınızı başka şekillerde göstermeyi öğrenin. Hediyenizin büyüklüğü sevginizin boyutunu göstermez, sizi sevilen yada daha da saygı duyulan biri yapmaz. Onun için bu kadar savurgan olmaya gerek yok diyebilirim. Sizin değeriniz nelere sahip olduğunuz yada olmadığınızla ölçülen bir şey olamaz.
- Mobbing Nedir? İş Yerinde Mobbing Psikolojisi - 2 ay önce
- Verimli Ders Çalışma Yöntemleri Nelerdir? - 9 Şubat 2019
- Hamilelikte Kadınların Yaşadıkları Sorunlar? - 15 Ocak 2019
- Ergenlik Dönemi ve Ailenin İletişimi Nasıl Olmalı? - 7 Ocak 2019
- Evlilik ve Evlilikte İletişim Sorunları - 2 Ocak 2019